SAHİBİNDEN SATILIK!
Sahibinde satılık terör örgütüdür Pkk…Bu itlerin tasmasından kimin tuttuğudur aslolan…
Gerçek şu ki, terör örgütü sadece AB/D tarafından kullanılmıyor…
Pkk’nın çocuk katili elebaşı yakalandıktan sonra 1999’da İmralı’da süt dökmüş kedi gibi verdiği ifade de İran’daki kamplarından ve hastanelerinden söz etmişti, kayıtlarda var…
Dolaysıyla İran bu konuda hiçte masum değil… Değildi de zaten… Her daim Pkk’yı işine geldiğinde maşa olarak kullandı, kullanmaya devam ediyor…
Hakkâri’nin İran ile 113 kilometre uzunluğunda bir sınırı var…
HERKESİN BİLDİĞİ GERÇEK!
1990’lı yılların ortası… Terör örgütünün İran’da bilinen en büyük kampı Jerma Betkar kampı… TSK bu kampa Şehidan Dağı üzerinden bir operasyon planlıyor…
Hedef dağın İran tarafında bir çukurlukta yer alan Jerma Bektar kampındaki 358 PKK'lıyı imha etmektir. 800 asker Şehidan'ın zirvesine çıktığında, PKK kampına yaklaşık 20 kilometrelik bir mesafe kalmıştır...
Ankara'dan bir telefon geliyor… Arayan dönemin Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Aydın İlter… İlter, Hakkâri Dağ ve Komando Tugay Komutanı Tümgeneral Osman Pamukoğlu’na, ‘Sana Millî Güvenlik Kurulu'nun kararını bildiriyorum. Harekât durduruldu. Askerleri geri çek!’ emrini veriyor…
Orgeneral İlter'in bu telefonu olmasa; Türk askerleri PKK kampına sızmış olacak ve bu 358 PKK'lıyı imha edecektir.’ Diyor dönemin Hakkâri Dağ ve Komando Tugay Komutanı Tümgeneral Osman Pamukoğlu… (22.11.2007 Haber 7 – halen haber duruyor. Harici birçok kaynaktan araştırdım / okudum)
O dönemki hükümet kendi arasında da tartışma yaşıyor… Konu Çankaya’ya taşınıyor… Askerler kampın çevresine yanaştığında İran ile ilişkilerimiz bozulur gerekçesiyle harekâta izin verilmediği iddia ediliyor…
Çok değil birkaç gün sonra İran sınırından sızan soysuzlar Durak Karakolu’nu basıyor 15 şehit veriliyor… İran’ın Pkk ile iş birliğine dair hemen her detay Barzani Ailesi’ne yakın medya kuruluşlarında sürekli yayınlanıyor…
Dememiz odur ki Pkk maşası sadece AB/D tarafından değil birbirlerine sözde kedi-köpek gibi olan İran tarafından da bize karşı yıllardır kullanılıyor…
…/…
90’lı yıllarda kansızların yaşam alanlarıydı o bölgeler…
Mezarlıklarından futbol sahalarına dek hemen her unsur vardı o dağlarda… Hayvanlar gibi yaşıyorlardı inlerinde… Anıt dikecek kadar arsızlaşmışlardı bir ara… O bölgelerdeki kayaları delip, Doçka uçaksavarlar yerleştirdikleri bile iddia edildi…
Buzul dağı ve Hakkari’nin 3 bin 200 rakımlı İki yaka dağları diye bilinen haberlere tüm ayrıntıları ile düşen bölge böyle bir yerdi…
TSK / Mehmetçiklerimiz Pkk’lı soysuzlardan temizlemiş, tertemiz dev Türk Bayrakları ile donatmıştı…
İkiyaka Dağları’nda, son yıllarda Pkk’ya büyük darbe vuran TSK, Sat gölleri bölgesinde kayalığın üzerine dev bir Türk Bayrakları açmış, Türk Bayrağı önünde bayram namazı kılmış, daha sonra da birbiriyle bayramlaşmıştı…
Girilemez deniyordu İki yaka dağlarına…
Artık Pkk için İki Yaka Dağları bir mezarlık…
Sonrasında İki yaka Dağları Milli Park statüsüne alındı… Yaz aylarında kano yarışları, 15 bin kişinin katıldığı festivaller bile yapıldı…
İşte böyle bir bölgeden bahsediyoruz…
…/…
24 Saatte 12 Şehit verdik…
Irak’ın Hakurk bölgesinde 6 vatan evladımız şehit düştü…
Hemen ertesi gün ise Parasiya Matin Dağı’nda 6 vatan evladımız şehadet şerbeti içti…
24 saat içinde 12 Mehmetçiğimizi PKK terör örgütünün hain saldırılarına şehit verdik…
Vatan evlatları, Vatan uğruna şehit oluyor...
Ve onların vebali hepimizin sırtında...
Terörün, teröristin ve ardında duran her türlü siyasi, mali yapının bitirilmesi artık bir Vatan/vatandaşlık görevi...
Şunu biliyoruz ki Türkiye Cumhuriyeti Devleti her unsurlarıyla sahada ve masada terörü bitirme noktasında…
…/…
‘PKK’lı teröristlerin taktik, teknik ve istihbari açıdan noktasal olarak ilave yetenek ve kapasite kazanmış olma ihtimalleri son derece muhtemel görünüyor. Elimizde çok güçlü teknolojik imkanlar ve gözetleme sistemleri var ancak buna rağmen- Dağlıca baskınında da olduğu gibi- başta ABD ve diğer küresel güçlerin kendi imkanlarını sunarak, PKK terör örgütünü hareketlendirmeye çalışmış olabileceğini düşünmekteyim.’ Diyor Emekli Kurmay Albay, Altınbaş Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Eray Güçlüer…
KANLI ELLER!
Gerçek şu ki Türkiye Cumhuriyeti Devletimizin küresel politikaları o bölge başta olmak üzere hemen her yerde küresel güçler için engelleyici bir faktör haline gelmiş durumda…
AB/D ve İsrail başta olmak üzere hesabı olan her ülkeyi rahatsız ediyoruz…
İsrail’i Orta Doğu’yu talan etme, tasarlama rolü veren eller her kimse, Pkk denilen maşayı da Türkiye’ye musallat eden yine aynı kanlı ellerdir…
PKK MAŞAOĞLU MAŞADIR!
Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Türk Mileti olarak o maşa ile mücadele ettik/edeceğiz, asıl mücadeleyi biz o pis eşi tutanların eline vereceğiz…
Bu elzem!
Kendimizi kandırmayalım, AB/D başta olmak üzere birçok ülke ile aslında tüm ilişkilerimiz kopmuş durumda, bu gerçeği asla unutmayalım…
Bu müttefik postuna bürünmüş düşmancıklar bugüne kadar Pkk’ya ve diğer terör örgütlerine verdikleri destekleri de gizlemediler ki zaten...
Hatta Pkk terör örgütünün kapasitesini lazer ve radyo sinyalli güdümlü tanksavar silahları, görüş sistemleri sağlayarak arttırmaya çalıştığını tüm uzmanlar söylüyor… Kuvvetle muhtemel bu saldırılarda da bu destek dibine kadar sağlanmış durumda!
BU CÜRETİ, HADSİZLİĞİ NERDEN BULUYORLAR!
Son 24 saatte 12 şehit verilmişken, şehitlerimizin cenazeleri daha kalkmamışken örgüt temsilcileri aynı gün içinde! Üstelik Gazi TBMM'de çocuk katili Öcalan’a Sayın diye hitap ediyor ve resmen ülkeyi tehdit ediyorlar.
Kalleşler/soysuzlar dağlarda, uzantıları ve sevicileri TBMM’de birliğimize pusu kurmaya devam ediyor
Bu cüreti hadsizliği nereden buluyorlar!
Bizimle/Türk milletiyle aynı duyguları paylaşmayan, acımızı hissetmeyen, oy uğruna sağa sola selam gönderen, el/etek öpen şeref yoksunları kahrolsun…
Allah cc aşkına, Muhammed (SAV) aşkına Türk milletimize hakaret edenlere/bu soysuzlara hadlerini bildirin…
Terörden ve destekleyicilerinden hesap sorulacağına dair güvenimiz tamdır!
Şerefsizlerin kökünü her yerden kazımak mukaddes ve mukadder bir görevdir…
12 Şehit,
12 Can,
Anaların yürekleri dağlanıyor,
Eşler, çocuklar kan ağlıyor,
Türk milletinin ciğeri yanıyor…
Diğer yandan, TSK'ya iftira atanları,
Çocuk katiline sayın diyenleri ve onlara susanları hukuk nezdinde yargılamak vatan görevidir…
Eğer ki bizler yuvamızda mutlu huzurluysak bu Türkiye Cumhuriyeti Devletimiz, TSK, MİT, Emniyet vb. kurumlarda görev yapan kahraman evlatlarımız sayesinde oluyor, unutmayalım…
DAHA FAZLASINI BORÇLUYUZ!
Hemen hepimiz sosyal medya okuryazarıyız…
Türk milletinin acılarda tek yürek olması, dimdik durması elzem!
Bunun en yakın örneği hakem H. Umut Meler’e atılan yumruk!
O yumruktan sonra nasıl ki Türkiye yekvücut olup ayağa kalkmış sosyal medya başta olmak üzere Türkiye’de gündem yapmışsak, kınalı kuzularımızın, toprağa düşen vatan evlatlarımızın paylaşımlarında Türk milletine, Türkiye Cumhuriyetine TSK’ya destek vermeli, bu destekle Türkiye’yi sallayıp düşmanlara gözdağı vermesini de bilmeliyiz…
Çünkü o vatan evlatlarına daha fazlasını borçluyuz…
Türk, Türk milleti olarak öyle bir hesap soralım ki, öyle bir yas tutalım ki; kinimize, acımıza yer gök şahitlik etsin!
Ves'selam